Bütün hikayelerim, onlar mı beni
engelleyen, yeni hikayelerim olsa, daha mı iyi olurdu,
hikayelerimden kopmam imkanlı olabilir mi? Baktığım yüz, benim
gözlerimden geçince, hikayelerimden de süzülmeden beynime
girebilir mi? Hikayelerim oluşmasaydı ve eğer mümkün olsaydı
tanışmak, yüzbin kişiye aşık olabilirdim, ya da bir kişiye ilk
defa yüzbinkez. Yani görmekle ilgili, gördüğüm kişi sayısı
ile. Hikayelerim benim dünyamı kısıtlıyor, sınırsızca
düşünemiyorum. Hikayelerim beni umutsuz yapıyor, çünkü
içlerinde pek eğlence yok.Hikayelerimde yanlız olmasam, yanlız
bile olsam kendimi yalnız hissetmeyeceğim. Hep rüyada kalacakmış
gibi hayallerim, ya da 1-2 sayfa giden ve sonrası olmayan roman.
Hikayelerimdeki insanlar tekdüze, dünyada iyi insan çok az gibi
hissediyorum, ama mantığıma danışınca çok az diil biliyorum.
Hikayelerim beni koşullandırıyor, bir role büründürmüş, o
rolde iyi biri olmak istiyorum, nefret edilmeyen, ve dünyadaki tek
iyi insanmışım zaferi mantığıma tereddüt yaşatıyor, mantık
ve hayali zafer çakışınca pek bişey hissetmiyorum, ama özgür
olmadığımı da hissediyorum çünkü hikayelerimden bağımsızca
düşünemiyorum. Ben ben olmasaydım eğer, içim içime o zaman
sığabilir miydi acaba. Manzaralar görsem ucu bucuğı olmayan, bir
hikayeye anıya mekana yere zamana bağlı olmasam, sadece özgürce
uçsam sürekli, özgür olduğumu hissedebilir miydim? Hikayem
olmasaydı ben ben olur muydum? Ben ben olmasaydım ve hiç bir zaman
hiç bir benliğim olmasaydı özgür olabilir miydim, gerçi bu
hafıza kaybı ile dahi tam mümkün diil. Ya da ben ben olarak özgür
olabilir miyim? Üzüntüm hikayelerimdeki kişinin sadece senden
ibaret olmasından mı kaynaklanıyor? Sadece sen olmasan dünyamda,
bunu bilsem hissetsem sanki üzülmeyecem. Yeni hikayelerimde yanımda
olsan, yanımda olmasan dahi yanımdaymış gibi hissedeceğim.
Hikayelerime zor sığacak bir sürü insan ve olay olsa, o zaman da
hikayeye hikaye denir mi, denebilir, fakat hikaye akılda kalmaz, ama
yine de bilinç altı bir yığın hikayeyle dolar. Çözümüm yok;
hikayelerimizden kurtulamayız, kurtulsak bile yeni hikayelerimiz
olur ve nihayetinde yeni bir hikayeye bağlı kalmış oluruz,
örneğin bir romanın ana karakteriyiz, sonra sıçrayıp başka bir
romanın ana karakteri oluyoruz, belki diğer roman kimsenin ilgisini
çekmeyecek kadar saçma ve bütünlüğü yok, ama sonuçta bir
romandayız, gerçekler bir olsa da, o romanda kelimeler ile
yansıtılan kişi olarak düşünüp hissedebiliriz. Yine de çekip
gitmek istiyorum buralardan, heryerden. Ve uçmak istiyorum.