15 Haziran 2013 Cumartesi

hikaye - içimde

Bütün hikayelerim, onlar mı beni engelleyen, yeni hikayelerim olsa, daha mı iyi olurdu,
hikayelerimden kopmam imkanlı olabilir mi? Baktığım yüz, benim gözlerimden geçince, hikayelerimden de süzülmeden beynime girebilir mi? Hikayelerim oluşmasaydı ve eğer mümkün olsaydı tanışmak, yüzbin kişiye aşık olabilirdim, ya da bir kişiye ilk defa yüzbinkez. Yani görmekle ilgili, gördüğüm kişi sayısı ile. Hikayelerim benim dünyamı kısıtlıyor, sınırsızca düşünemiyorum. Hikayelerim beni umutsuz yapıyor, çünkü içlerinde pek eğlence yok.Hikayelerimde yanlız olmasam, yanlız bile olsam kendimi yalnız hissetmeyeceğim. Hep rüyada kalacakmış gibi hayallerim, ya da 1-2 sayfa giden ve sonrası olmayan roman. Hikayelerimdeki insanlar tekdüze, dünyada iyi insan çok az gibi hissediyorum, ama mantığıma danışınca çok az diil biliyorum. Hikayelerim beni koşullandırıyor, bir role büründürmüş, o rolde iyi biri olmak istiyorum, nefret edilmeyen, ve dünyadaki tek iyi insanmışım zaferi mantığıma tereddüt yaşatıyor, mantık ve hayali zafer çakışınca pek bişey hissetmiyorum, ama özgür olmadığımı da hissediyorum çünkü hikayelerimden bağımsızca düşünemiyorum. Ben ben olmasaydım eğer, içim içime o zaman sığabilir miydi acaba. Manzaralar görsem ucu bucuğı olmayan, bir hikayeye anıya mekana yere zamana bağlı olmasam, sadece özgürce uçsam sürekli, özgür olduğumu hissedebilir miydim? Hikayem olmasaydı ben ben olur muydum? Ben ben olmasaydım ve hiç bir zaman hiç bir benliğim olmasaydı özgür olabilir miydim, gerçi bu hafıza kaybı ile dahi tam mümkün diil. Ya da ben ben olarak özgür olabilir miyim? Üzüntüm hikayelerimdeki kişinin sadece senden ibaret olmasından mı kaynaklanıyor? Sadece sen olmasan dünyamda, bunu bilsem hissetsem sanki üzülmeyecem. Yeni hikayelerimde yanımda olsan, yanımda olmasan dahi yanımdaymış gibi hissedeceğim. Hikayelerime zor sığacak bir sürü insan ve olay olsa, o zaman da hikayeye hikaye denir mi, denebilir, fakat hikaye akılda kalmaz, ama yine de bilinç altı bir yığın hikayeyle dolar. Çözümüm yok; hikayelerimizden kurtulamayız, kurtulsak bile yeni hikayelerimiz olur ve nihayetinde yeni bir hikayeye bağlı kalmış oluruz, örneğin bir romanın ana karakteriyiz, sonra sıçrayıp başka bir romanın ana karakteri oluyoruz, belki diğer roman kimsenin ilgisini çekmeyecek kadar saçma ve bütünlüğü yok, ama sonuçta bir romandayız, gerçekler bir olsa da, o romanda kelimeler ile yansıtılan kişi olarak düşünüp hissedebiliriz. Yine de çekip gitmek istiyorum buralardan, heryerden. Ve uçmak istiyorum.